1-7 Mayıs Anne Ruh Sağlığı Farkındalık Haftası nedeniyle, Üniversitemiz Ekonomik ve Sosyal Alanda Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Bakırköy Kadın Ruh Sağlığı Merkezi ile işbirliği halinde düzenlediği "Anne Ruh Sağlığı Farkındalığı" konulu panel Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi’nde görev yapan ve Bakırköy Kadın Ruh Sağlığı Merkezi Kurucusu ve Başkanı olan Prof. Dr. Nazan Aydın, yine aynı kurumda görevli olan Doç. Dr. Pınar Çetinay Aydın ve Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Meltem Bal’ın katılımlarıyla 3 Mayıs 2017 tarihinde Fen Edebiyat Fakültesi konferans salonunda gerçekleştirildi.
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Anabilim Dalı Başkanı ve Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ozana Ural’ın başkanlığını yaptığı panel, Merkez Müdürü Prof. Dr. Gülay Akgül Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla başladı. Yılmaz, konuşmasında anneler ile gelecekte toplum bireylerini oluşturacak bebekleri arasındaki ilişkinin sağlıklı kurulmasının ve gelişmesinin önemine dikkat çekerek, bu ilişkinin kurulabilmesi için annenin sağlıklı ruh hali içinde bulunmasının ön koşul olduğunu vurguladı. Yılmaz, Kadın Araştırmaları merkezi bünyesinde kurulan çalışma gruplarının konuyla ilgili yürüttükleri araştırmalara da değindi.
Prof. Dr. Nazan Aydın, gebelik ve doğum sonrasında her beş kadından birinde görülen ve genelde yeterince önemsenmediğinden tedavi edilebilir olduğu halde, anne ve dolayısıyla çocuk ruh sağlığını olumsuz etkileyen depresyon sorununu ayrıntılı olarak anlattı ve bu sorunu yaşayan kadınlara yardım etmek ve uzman yardımı istemelerini sağlamak konusunda farkındalık yaratmanın önemine değindi. Aydın, ayrıca Bakırköy Kadın Ruh Sağlığı Merkezi‘nin de bünyesinde yer aldığı Dünya Anne Ruh Sağlığı Farkındalık Birliği’nin Anne ruh sağlığı farkındalığının oluşturulması için yürüttüğü çalışmalardan da söz etti.
Panelde ikinci olarak söz alan Doç. Dr. Pınar Çetinay Aydın ise, gebelik ve doğum sonrası ilk bir yılda görülen depresyon sorununun “post-partum hüzün, post-partum depresyon, post-partum psikoz” gibi farklı türleri olduğunu belirterek, bu hastalığın farklı şiddette ve yoğunlukta yaşanabildiğini, hatta bipolar kişilik bozukluğunu da tetikleyebildiğini, tedavi edilmediği takdirde, annenin kendisine ve bebeğine zarar vermesine kadar varabilecek sonuçları olabileceğini anlattı ve bu rahatsızlıkların tedavi yöntemlerinden söz etti. Toplumda bu hastalıklarla ilgili yeterli bilinç ve farkındalığın olmamasının olumsuz etkilerine değindi.
Panelin son konuşmacısı, Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Meltem Bal, anne ve bebek arasındaki bağlanmanın gerçekleşmesinde emzirmenin ne denli önemli rol oynadığını anlatarak, bebekleri doğumdan sonraki ilk 24 ay anne sütüyle beslemenin hem beden, hem de ruh sağlığı için faydalarını açıkladı. Bal, bebeklerini emziren ve onlarla yakın bir bağ kurabilen annelerin kendi ruh sağlıklarının da iyi olduğunu ve bu annelerde doğum sonrası depresyon sorununun çok daha nadir görüldüğünü vurguladı.
Akademisyenlerin ve öğrencilerin yoğun ilgi gösterdikleri panelin soru cevap kısmı plaket takdim töreninin ardından toplu fotoğraf çekimi ile tamamlandı.